26 Mayıs 2017 Cuma

KONUŞMA BOZUKLUĞU - KONUŞMA BOZUKLUĞU TEDAVİSİ İZMİR

KONUŞMA NASIL OLUR - KONUŞMA BOZUKLUĞUNDA REFLEKSOLOJİNİN YERİ

Konuşma ve dil, vücuttaki birçok farklı organ ve yapının işlevine bağlıdır. Bu işlevlere göre organlar üç gruba ayrılabilir;

dil üretiminin planlanması ve kas denetimi için sinir sistemi unsurları; işlenmemiş sesin çıkarılması için solunum sisteminin bir kısmı ve gırtlak;

konuşmanın ünlüleriyle ünsüzlerinin oluşturulması, belirginleştirme için ağız bölgesi.
Beynin içinde, genellikle sol yarıkürede iki özel dil bölgesi vardır; bunlar, Broca bölgesi ve Wernicke bölgesi olarak adlandırılır.

Wernicke bölgesi, dilin anlaşılmasıyla ilgiliyken, Broca bölgesi dilin ifade etme boyutuyla ilgilidir. Bu bölgeler, beyin kabuğu aracılığıyla hareket ederek  beyin sapındaki sinir hücrelerinin etkinliklerini denetler ve böylece seslendirme ve belirginleştirmeyi sağlar.

Beynin arka kısmındaki beyincik de, belirginleştirmede önemli bir yol oynar.

İşlenmemiş ses, akciğerlerdeki havanın gırtlak aracılığıyla çıkarılmasıyla oluşur. Gırtlakta  iki ses  teli vardır; ses telleri, nefes alırken birbirinden ayrılır, konuşma sırasındaysa tekrar bir araya gelir.

Ses telleri bir araya geldiğinde ve aralarından hava geçtiğinde titreşmeye başlarlar, tıpki bir arada tutulan ve aralarına hava üflenen iki yaprağın titreşmesi gibi.

Bu işlenmemiş ses, ses tellerinin gerilimini ya da uzunluğunu arttırarak ya da azaltarak değiştirilebilir.

Ünlü sesler ("a" ya da "o" gibi), titreşen ses tellerinin yukarısından dışarı üflenen havanın şeklini değiştirmesiyle oluşturulur.

Bu işlem, yumuşak damak, dil ve dudakların son derece eşgüdümlü bir şekilde hareket ettirilmesiyle yapılır.

Ünsüzlerin büyük bir kısmı, hava akışının geçici olarak kesilmesiyle çıkarılır. Ünsüzler, genellikle kullanılan hava geçidi kısmına göre adlandırılır. Böylece dudak ünsüzleri (b,m,p),dudakların bir araya getirilmesiyle; diş ünsüzleri (d,n,s,t,z), dili dişe dokundurarak; diş dudak ünsüzleri (f,v), alt dudağın üst dişlere dokunmasıyla; dişeti damak ünsüzleri (c,ç,j,ş), dil ucunun üst dişlerine ve damağa yaklaşmasıyla çıkarılır.


Refleksolojinin Yeri;

Merkez sinir sistemine çeşitli yöntemlerle gönderilen duysal uyarıların refleks olarak motor yanıt oluşturduğu bilinmektedir. Refleksoloji uygulaması uzmanların çoklu araştırma prensibine dayanan ve ilgili sinir uçlarına manüel bası ile uygulanan terapilerdir.

Refleksoloji ile; Beynin sağlam bölgeleri hasarlı bölgelere ait fonksiyonları üstlenmesine, yeni sinapslar oluşmasına yardımcı olunur ve beyindeki nöronlar yeniden organize olurlar, buna bağlı olarak bazı fonksiyonlar kısmen kazanılmaktadır.

Bu sürece nöronal plastisite denmektedir. Refleksoloji ile konuşma merkezine yapılan çalışma ile anlaşılabilir konuşmayı sağlamaktır. Refleksoloji tüm dünyaca kesinlik kazanmış ve uygulama yelpazesi günden güne artış göstermiştir.

Sağlık Ayaklarınızın Altında...

Toksinlerden arınmanın alternatif yolu...

El ve ayaklardaki refleks noktalarına uygulanan özel ovma hareketleri sayesinde toksinlerden arınmış bir bedene kavuşmak mümkün.

Ellerimizin sadece tutmamızı, ayaklarımızın da yürümemizi sağlayan organlar olduğunu düşünüyorsanız büyük bir yanılgı içerisindesiniz demektir.

El ve ayaklar işlevlerinin dışında, aynı zamanda bedenin tüm bölgelerine, organlarına ve sistemlerine karşılık gelen refleks noktalarına sahip birer organ. Çin'de akupunkturun geliştiği zamanlarda doğduğu sanılan, günümüzde artık Sağlık Bakanlığınca 2014 yılında resmî gazetede yayımlanarak tamamlayıcı tıp adı altında; Batı'da da uygulanan refleksoloji, ayaklardaki refleks noktalarına uygulanan bir baskı tekniği. Refleks noktalarına basınç uygulanmasıyla vücuttaki sinirler ve kan dolaşımı uyarılıyor, böylece iyileşme ve fiziksel fonksiyonlarda denge sağlanıyor.

Şahin SANDALCIOĞLU
Uzman Sosyolog-Refleksolog
0532 297 92 35

KAYNAKÇA:
Prof.Dr. David TRACEY
Prof.Dr. Peter BAUME
Prof.Dr. Kurt H. ALBERTİNE
Prof.Dr. Laurence GAREY
Prof.Dr. Frederick ROST
Prof.Dr. Phil WAİTE

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder